Bugün Aslında Dündü: Serkan Özkaya
Galerist, uzun bir aradan sonra Serkan Özkaya’nın ‘Bugün Aslında Dündü’ başlıklı kişisel sergisine yer vermenin mutluluğunu yaşıyor. Sergide Özkaya’nın son yıllarda üzerinde çalıştığı videoları, heykelleri, enstalasyonları ve fotoğrafları izleyiciyle buluşuyor. Sanatçının, günlük görsel dilden uzaklaşmadan oynadığı mantık oyunları sergideki işlerin ortak noktasını oluşturuyor. Sergiyi 23 Ocak - 22 Şubat 2014 tarihleri arasında Galerist’te ziyaret edebilirsiniz.
‘Bugün Aslında Dündü’ beş ayrı odada, beş ayrı grup yapıttan oluşuyor. Sanatçının son dört yıl içinde yaptığı, tekrara dayanan yedi adet videosu; yeni hologram heykeli “Uyuyan (Gillian)”, yine bir fıkradan yola çıkarak yaptığı heykeli “Talihsiz Adamın Büstü”, “#davutilecalut” isimli yerleştirmesi bu yapıtlardan bazıları. Sergide ayrıca Özkaya’nın geçtiğimiz yıllarda ortaya koyduğu performans ve büyük boyutlu yerleştirmelerinin fotografları da bulunuyor. Özkaya’nın heykel ve yerleştirmelerdeki esprili yaklaşımı, fotoğraf ve videolardaki ironik dili tamamlıyor. Her nevi obje ve özneye dair çoğaltılabilirlik, fikri ve maddi mülkiyete müdahale hakkı ve espri anlayışı, sergideki işlerin temel niteliği olarak dikkati çekiyor.
Kendini “Okuduklarını yaşadıklarından daha fazla ciddiye alıp onların peşinden koşan bir maceraperest” olarak tanımlayan Serkan Özkaya özellikle sanat, edebiyat, dilbilim ve felsefeden etkilendiği çalışmalarının merkezine çoğaltma, yineleme, suret ve değer kavramlarını alıyor. Yeniden üretim ve saygınlık gibi meseleleri, ironi yükü ağır yapıtları için birer deney kaynağı olarak kullanan Özkaya, çalışmalarıyla, izleyici ve yapıt arasındaki kuşku alanını genişletiyor. Sanatçı, bir yandan basit düşünmeye ve düşüncede yalınlığa övgüde bulunurken, diğer yandan zekice ilişkilendirilmiş işlerin arasındaki organik bağın çözümünü izleyiciye bırakıyor. Özkaya’nın sanat ve hayat üzerine kurguladığı metaforlar, tanınmış tarihsel figürlerin dahil olduğu muzip yorumlamalara eşlik ediyor. Sanatçı, günümüz sanat tarihinin gizli kalmış -belki de gizli kalmaya zorlanmış- figürlerinden Steven Toole’u da araştırmaları sonucu tekrar günışığına çıkarıyor. Sergide, galerinin bir odasını tamamen Toole’un işlerine adayan Özkaya, bundan duyduğu gururu da saklamıyor: “Böyle bir dehayla yanyana olmak benim için harika bir duygu!”
