Sahte Özgürlük Sergisi: Leyla Gediz

BASIN BÜLTENİ

İstanbullu sanat izleyicisinin zihninde, 2001 7. Uluslararası İstanbul Bienali kapsamında sergilenen Atlantis 2000 isimli yapıtı ile iz bırakan Leyla Gediz, söz konusu çalışmasında, Kursk denizaltısında hayatını yitiren bir denizcinin suretinden yola çıkarak, 118 kişilik mürettebatın her biri adına birer karakalem portre türetmiş, ortaya tekrara dayalı meditatif bir eser cıkmıştı.

Sanatçı bu kez, hakkında daha geniş fikir edinmemizi sağlayacak bir kişisel sergi ile Galerist ’te karşımızda. Bütünüyle tuval resmine yer verdiği sergisi ile baştan galerinin çizgisinde ayrıcalıklı bir yer edinen Gediz, sanat izleyicisini resim geleneği üzerine, resmin sınırları ve olanakları üzerine bir kez daha düşünmeye davet ediyor.

Sahte Özgürlük Sergisi, Gediz’in üretimini mercek altında tutarken, izleyenini de sınıyor.  Bileşik kümeler gibi iç içe geçmiş iki kavram: biri ressamın hareket özgürlüğüne, diğeri izleyenin yorum özgürlüğüne dair iki soru, Galerist ’in odaları içinde gezinirken kafamızı kurcalayacak.

Hemen ilk odada beklenmedik bir resim grubu ile karşılaşıyor ve ilişkiler üzerine düşünmeyebaşlıyoruz. Bauhaus, Eski/Yeni, Sayfa, Portre ve diğerlerini bir arada tutan nedir? Sahipsiz’i geçerek ikinci odaya adım attığımızda, burada bizi daha büyük tualler bekliyor. Bunların içinde Araba Mezarlığı, çoğul ve minimalist yapısı ile izleyiciyi şaşırtıyor ve ortaya koyduğu mizah duygusunu, odanın duvarlarına yerleştirilmiş diğer yapıtlar pekiştiriyor. Hemen her köşede popüler kültürün izlerini yakalıyor, Gediz’in kişiseli popüler içinden özümseyip anıtlaştırdığına şahit oluyoruz.  Üçüncü odada bizleri, sanatçının trajik olana karşı duyarlılığı ile bir kez daha yüzyüze getiren Ritchie ve Son Sahne bekliyor.

Leyla Gediz 1974 yılında İstanbul’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini aynı şehirde tamamladıktan sonra, Londra Üniversitesi, UCL, Slade School of Fine Art, resim anadalında okudu, dört ayrı ödüle lâyık görüldü ve birincilikle mezun oldu. Goldsmiths College Görsel Sanatlar Fakültesinde, sanat üretiminde cinsiyetin vurgusunu sorgulayan tezi ile üstünlük derecesi alarak yüksek lisans eğitimini tamamladı. Sanat eğitimi süresince sanat kuramı, felsefesi ve küratörlük üzerine çalışmalarda bulunmuş olan Gediz, İstanbul’daki ilk kişisel sergisi ile Türkiye resim ortamında yeni bir soluğun habercisi konumuna da geliyor.

Leyla Gediz 2001 yılında, Sabancı Üniversitesi Kasa Galeri’de Geleceğe Esintiler sergisine, Sarajevo’da gerçekleşen 10. Avrupalı ve Akdenizli Genç Sanatçılar Bienali’ne, 7. Uluslararası İstanbul Bienali’ne katıldı. Aynı yıl, Time-Out dergisi aracılığıyla sanat izleyicisine İstanbul Nişantaşı’ndaki atölyesinin kapılarını açan sanatçı, çalışmalarını son üç yıldır bu atölyede sürdürmektedir. Sanatçı bu yıl Marmara Üniversitesi İstanbul Asyakasıetkinlikleri içinde yer alan Galerilerin Seçimi ile Günümüz Sanatı sergisinde Galeri Nev’i temsil etti. En son, Proje 4L Güncel Sanat Müzesi, Dur Bir Dakika: Anlatı Olarak Resim sergisi kapsamında düzenlenen panele konuşmacı olarak katılmış, tartışmalı ‘strateji’ kavramını sanatçı ve sanat üretimi açısından savunmak için çaba sarfetmiştir.