Minevra Caddesi: Serkan Özkaya

BASIN BÜLTENİ

Serkan Özkaya, sanat alanında on yıldır sürdürdüğü çalışamalarını Galerist’te Minerva Caddesi isimli retrospektif sergisinde biraraya topluyor. Sergi, sanatta çoğaltma, asıl ve suret kavramları üzerine yoğunlaşıyor ve içerisinde sanatçının daha önce İstanbul ve dünyanın çeşitli şehirlerinde gerçekleştirmiş olduğu eserleri yer alıyor.

Özkaya’nın, 2000 yılında Kazım Taşkent Sanat Galerisi’nde farklı insanlardan topladığı yaklaşık 30,000 adet dia ile gerçekleştirdiği enstelasyonunu tekrar görmek isteyenler için Minerva Caddesi yeni bir fırsat olacak.

Sanatçının 1998 yılında New York Modern Sanat Müzesi’nde ortaya koyduğu “Pablo Picasso MoMA’da” isimli performansının Jimi Corpuz imzalı bir videosu da sergide yeralan eserlerden bir diğeri.

Özkaya ile Louvre Müzesi yöneticisi Pierre Rosenberg’in, Leonardo da Vinci’nin başyapıtı “Mona Lisa”yı geçici bir süreliğine başağı sergilemek üzerine giriştikleri mektuplaşma da, Mona Lisa’nın tuval üzerindeki özenli bir röprodüksiyonu ile birlikte izlenebilir. Serkan Özkaya 1996 tarihli bu eseri üzerine “kendimi, sanat tarihi ile ilk kez karşı karşıya hissettim” yorumunda bulunuyor.

İsveç’te sanat ve kapital çerçevesinde tartışmalar düzenleyen Özkaya kendine ilham kaynağı olan Radisson otellerine ait bir kibrit kutusunu, biraz değiştirerek Minerva Caddesi’nin bir parçası haline getirdi. Bu eser de sergide görülecekler arasında ve Türkiye’de ilk kez sergileniyor.

İstanbul Proje 4L ve Kopenhag’daki Charlottenborg Müzesi’nde sergilenmiş “Proletarier Aller Laender” (“Tüm Dünya İşçileri”) başka bir deyişle müzenin zeminindeki 50,000 minik, elastik, başkaldıran işçi heykelleri süregelen başka bir yapıt. Erden Kosova’nın “Feuer und Flamme” isimli makalesinden kısa bir alıntıya kulak verirsek: “Özkaya'nın işinde küçük kırmızı renkte binlerce proleter figür görüyoruz. Kaba bir şekilde süngerden biçimlendirilmiş 6-7 cm boyutunda adamcıklar bunlar; öne çıkan özellikleri havaya kalkmış sol yumrukları. Yere tutturulmuş figürler üzerlerine basıldıktan sonra deforme oluyor ama malzemelerinden ileri gelen esneklikle bir kaç saniye içinde yeniden ayağa kalkıyor, sol yumruklarını havaya yükseltiyorlar.”

Serkan Özkaya’nın, okuyup çok sevdikten sonra elle kopyaladığı bir roman da sergide “En Hakiki Öz Kopya” adı altında yeralıyor. İçinde bulunduğumuz yıl Borusan Kültür Merkezi’nde bir düzenleme halinde sergilenmiş bu yapıt, sanatçının kopyasından çoğaltılmış ve sergiyi gezenlerin almaları için galeride istiflenmişti. Bu kez sınırlı bir edisyon biçiminde sergileniyor. Minerva Caddesi 11 Eylül - 12 Ekim 2003 tarihleri arasında Galerist’te görülebilir.

Sergi, Beck’s, Zebra Design Factory ve Kalita’nın değerli katkılarıyla gerçekleştirilmektedir.

ENSTALASYON GÖRSELLERİ